Michigan Üniversitesinin araştırması, uzun süreli evliliklerin ardındaki dinamikleri mercek altına alıyor.
En az 20 yıldır evli olan 200 Amerikalı çiftle yapılan derinlemesine görüşmelerde, mutlu ve kalıcı evliliklerin temel yapı taşının romantizm değil, karşılıklı ve sarsılmaz eş desteği olduğu ortaya kondu.
Katılımcılar evliliklerini, sadece sevgi değil aynı zamanda güven, takdir edilme, hastalıkta yanında olma ve maddi sıkıntılarda destek görme gibi birçok yönü barındıran bir “duygusal sığınak” olarak tanımlıyor.
Bununla birlikte, araştırmanın verileri dikkat çekici bir başka duruma da işaret ediyor; erkekler, kadınlara kıyasla evlilikten daha fazla destek ve fayda sağladıklarını belirtiyor. Öte yandan, kadınlar daha sık olarak eleştiri ya da beklentilerinin karşılanmaması gibi olumsuz etkileşimleri deneyimlediklerini ifade ediyor.
Özellikle eğitim ve gelir düzeyi yükseldikçe, eşler arasındaki destek seviyesi de belirgin biçimde artıyor. Ayrıca evlilik süresi uzadıkça, çiftler arasındaki olumsuz etkileşimlerin daha da azaldığı görülüyor.
Evlilik sırasının yani ilk evlilik mi yoksa yeniden evlilik mi olduğunun bu olumlu ya da olumsuz dinamikler üzerinde belirleyici bir etkisi bulunamadı. Yani, boşanıp başka biriyle yeniden evlenen kişilerle, ilk evliliğini sürdürenler arasında eş desteği ya da çatışma sıklığı açısından anlamlı bir fark tespit edilmedi.
Araştırmacılar, bu çalışmayla yalnızca sorunlara odaklanmak yerine, neyin işe yaradığını ortaya koyan daha dengeli bir bakış açısı sunmayı hedefliyor.
Araştırma 24 Haziran’da Journal of Elder Policy dergisinde yayımlandı.
Kaynak: 2n_News
