Belarus Devlet Başkanlığı seçimlerini, mevcut Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, yüzde 86,82 oyla kazandı.

Merkezi Seçim Komisyonu Başkanı Igor Karpenko tarafından yapılan açıklamaya göre oy kullanan seçmenlerin yüzde 86,82’si tercihlerini, mevcut Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko’dan yana kullandı.

Merkezi Seçim Komisyonu verilerine göre seçimde Belarus Liberal Demokratik Partisi lideri Oleg Gaydukeviç yüzde 2,02, Komünist Partisi Merkez Komistesi Birinci Sekreteri Sergey Sirankov yüzde 3,21, 2020 Devlet Başkanlığı Seçiminde de yarışan eski milletvekili Anna Kanapatskaya yüzde 1,86 ve Cumhuriyetçi Adalet ve Emek Partisi lideri Aleksandr Hijnyak yüzde 1,74 oranında oy aldı. Seçmenlerin yüzde 3,6’sı ise hiçbir adayı tercih etmedi.

Yetkililer, yaklaşık 6,9 milyon vatandaşın oy kullanma hakkı bulunduğu seçimlere katılım oranının yüzde 85,7 olduğunu duyurdu.

Belarus Devlet Başkanı Lukaşenko, pazar günü oyunu kullandıktan sonra basına yaptığı açıklamada seçim sonrasında herhangi bir protesto beklemediğini açıklamıştı.

Devletin kendisi yönetimde olmasa dahi belirlenen istikamet üzerine ilerlemeye devam edeceğini söyleyen Lukaşenko, “Bugün, Belarus artık farklı ve hangi yöne gideceğini biliyor, rotasını anlıyor. Ben olmasam bile hiç kimse bu yoldan sapmayacak. Bugünkü seçimlerde kaderimizi belirlemiyoruz zira kaderimizi uzun zaman önce zaten kararlaştırdık. Bu seçim günü bize ait. Halk için kalıcı olanı zaten inşa ettik” şeklinde konuştu.

Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra 1994’teki seçimleri kazanarak Belarus’un ilk ve tek devlet başkanı olan 70 yaşındaki Lukaşenko açıklamasında, “Bir zamanlar Batılı şirketlerle planlayıp başlattığımız şeyleri başarıyla tamamladık ve artık Çinlilerle çalışıyoruz. Çin, ekonomimizin gelişimi için gereken her şeye sahip” dedi.

Rusya'nın en büyük müttefiklerinden biri olan Belarus'taki seçimler Avrupa Birliği (AB) tarafından da takip ediliyor. The Guardian'da yer alan haberde, Avrupa Komisyonu'nun Dış İlişkilerden Sorumlu Sözcüsü Anitta M. Hipper'in Belarus seçimlerinin "tam bir düzmece" olduğu yorumu yer almıştı.

Hipper'e komisyonun günlük basın brifinginde Belarus seçimlerinin sorulması üzerine sözcü, "Bu tamamen antidemokratik bir uygulamadır. Bu seçimler tam bir sahtekarlıktır. Eğer kimin kazanacağını zaten biliyorsanız bu, bir seçim değildir. AB, Belarus halkını desteklemeye devam ediyor. Ayrıca rejim üzerinde baskı kurmaya da devam ediyoruz. Geçtiğimiz Aralık ayında insan hakları ihlallerinden sorumlu olanları hedef alan son yaptırım paketiyle bunu gerçekleştirdik" demişti.

Belarus'taki siyasi tutuklular ve haksız yere gözaltına alınanlar konusunda farkındalık yaratmaya devam ettiklerini belirten Hipper, "Yetkililere baskıya maruz kalan tüm insanları serbest bırakmaları çağrısında bulunuyoruz. Belarus halkına yönelik desteğimize gelince, sivil toplumu desteklemek üzere 30 milyon euroluk bir paketi kabul ettik. Böylece 2020'den bu yana toplam AB desteğimiz 170 milyon euroya ulaşmış oldu" diye konuşmuştu.

Avrupa Birliği (AB), cumhurbaşkanlığı seçiminin özgür ve adil olmadığını savunarak, Belarus’a yaptırımlarını sürdüreceğini duyurdu.

AB’den yapılan yazılı açıklama şöyle:

“Belarus’ta insan haklarına yönelik amansız ve benzeri görülmemiş baskılar, siyasi katılıma ve bağımsız medyaya erişime getirilen kısıtlamalar, seçim sürecini her türlü meşruiyetten mahrum bıraktı.

Rejimin, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisini seçimlerden sadece 10 gün önce davet etme kararı, bu bağımsız kuruluşun seçim sürecinin kilit aşamalarına erişmesini engelledi. Bu, seçimlerin güvenilirliğinin tamamen yokluğunun bir başka kanıtıdır.”

Kaynak: NTV, Euronews, Diken ve Gazete Oksijen